hoþgeldiniz
 
  Anketler
  Ana Sayfa
  hadise düm tek tek
  barış akarsu
  Benim hakkımda
  İletişim
  hepsinin anıları
  çağla şikel hepsi 1 kızlararına ne dedi
  ebru cündübeyoğlu
  hepsi bir şarkı sözleri 4peynirli pizza
  didem 4 yüz
  oyunlar
  ilkay 4 yüz
  4 yüz onur
  fıkra
  gülnur gökçe
  4 yüz şarkı sözleri kız kıza gezelim
  4 yüz dandini dandini
  4 yüz
  pelin karahan
  kavak yelleri
  kavak yelleri şarkı sözleri hele bi gel
  yeni kızlar geliyor
  çağla şikel hayatı
  Sinem Kobal
  Recep İvedik:Şahan Gökbahar
  nursel ergin
  Carmen Electra
  Gülben Ergen
  beren saat
  Mehmet Ali Erbil
  demet akalın
  petek dinçöz
  pelin batu
  ata demirer
  cem yılmaz
  Ebru Gündeş
  öykü ve berk gürman
  beyazıt öztürk
  dünya haritası
  TELEVİZYON
  BİLGİ YARIŞMASI
  HABER ARAMA
  Hava Durumu
  OSMANLI PADİŞAHLARI
  İNGİLİZCE
  EMİRKAN DEMET AKALIN SEVGİLİLER GÜNÜ
  merve sevi
  serenay sarıkaya
  sinem öztürk
  burak kut
  berksan
  doğuş
  pelin sözmez
  arka sıradakiler 99
  aytaç er
  yağmur berfo özgenç
  arka sıradakiler
  sılay ünal
  pelin akın
  gamze demirbilek
  osman büyükercan
  adanalı kadrosu
  prenses perfinya
  Ege Tanman
  tuğrul arsever
  tan sağtürk
  sibel kasapoğlu
  sevinç aktansel
  oya aydoğan
  mehmet usta
  ferdi altuner
  fatma kabasakal
  evrim akın
  Küçük Kadınlar
  ekin türkmen
  elif şafak
  hande soral
  fulya zenginer
  elit işcan
  selin ılgar
  kemal pekser
  burak sağyaşar
  gazanfer özcan
  hümeyra akbay
  hasibe eren
  tolga çevik
  engin günaydın
  levet üzümcü
  şenay gürler
  yıldırım öcek
  hale caneroğlu
  Bülent polat
  vural çelik
  sarp apak
  binnur kaya
  peker açıkalın
  başak köklükaya
  Ebru Kocaağa
  bergüzar korel
  nurgül yeşilçay
  begüm birgören
  özgü namal
  cansu dere
  sanem çelik
  özge özberk
  fotoş seğmen
  benim annem bir melek oyuncularının hayatı
  ipek özkök
  ipek tuzcuoğlu
beren saat

Bir yıldız doğuyor: Beren Saat

Beren Saat... 22 yaşın­da bir genç kız. Daha düne kadar Ankara Başkent Üniversite'sinde işletme okur­ken, kendini televizyon dizilerinde oy­narken buldu. Türkiye'nin el birliği ile yıldızlarını aradığı bir dönemde, ekran­larda bir yıldız gibi parlayıverdi. Yem­yeşil gözleri, duru teni, masumane güzelliği ve yetenekleriyle fırlayıp çıkı-verdiği masal dünyasına, adeta mey­dan okuyarak hem de,., Beren Saat'i önce "Aşkımızda Ölüm Var" dizisiyle tanıdık. Ardından "Aşka Sürgün" geldi ve şimdi de "Hatırla Sevgili" televizyon dizisindeki "Yase­min" karakteriyle şöhret basamaklarını zorluyor. O, "Hayallerimin ve heyeca­nımın peşinden gidiyorum" diyor. "Bir gün başarılı olamazsam, bırakıp başka bir iş yapabilirim" diyecek kadar da özgüvenli. Kalıcı olmak, güzel işler ya­pıp, işleriyle hatırlanmak istiyor. Ailesi­nin hasretiyle yanıp tutuşsa da İstan­bul ellerinde, "Şimdi çalışma zamanı" diyor, Biliyor ki şöhret denilen şey, ka­lıcı işlere imza atılmadığında bir kuş misali elinden uçup gidiverecek,

 

Türkiye'nin Yıldızları yarışmasından önce sahne deneyimin var mıydı?

TED Koleji'nde okurken iki sene üst üste müzikallerde oynadım. "Sevginin de böylesi" adlı müzikalde oynadığım­da 14-15 yaşındaydım. Latin dansları, tango öğrenmiştik, çünkü ilk müzikal dansları anlatıyordu. Diğeri içinde aşk hikayesi olan bir müzikaldi. Gerçekten çok büyük bir prodüksiyonla sahneye çıkmıştık.

 

Yarışmaya nasıl katıldın?

Başkent Üniversitesi'nde işletme oku­yordum. Bir gün annem yarışmadan söz etti. "Hayatım yanlış yöne doğru gidiyor" diye düşündüğüm bir dönem­di, Erkek arkadaşıma bahsettim, oda "hadi kalk gidelim" dedi. Başvuru formunu doldururken çok da cid­diye almamıştık açıkçası. Ya­rışmacılar hazırlıklı gelmişler­di. Benim öyle bir durumum yok. "Ne yaparsın?" dediler, "Müzikal şarkısı söyleyeyim" dedim. Kameradan bakarak "Senin kamerada çok iyi bir enerjin var. Bir dahaki sefere bize bir parça hazırlayarak gel." dediler. Doğum gü­nümdü o gün, kendimi paldır küldür, İstanbul'da elemeye kalmış buldum. Sonra da ya­rışmada ikinci oldum. Aslında yarışmaya girdiğim an her şey değişti galiba. Ama bu kadar değişeceğini hayal et­memiştim. Ankara'da ailem var, başaramazsam okuluma dönerim diyordum. "Sen bu işi yaparsın, dans da eder­sin, sesin de güzel" dedi­ler. Sonra da beni bırak­madılar zaten. Tomris Giritlioğlu, TRT'den ayrıl­dıktan sonra özel kanal­lara dizi tasarlamaya başlamış. Kardeşi Ba­şar Bey, beni yarış­mada görmüş ve Tomris Hanım'a önermiş. Doğru za­manda Tomris Hanımla karşılaşmak büyük şanstı benim için.

 

Ünlü olmak nasıl bir şey?

Ünlü olmanın tadını çıkarıyorum, Star­lar için hayat zordur belki ama, benim yaşadığım çok keyifli bir şey, Sokak­ta insanlar görüyor; sarılıyor, mer­haba diyorlar; öpüşüyoruz, seni çok seviyoruz, diyorlar. Bu herkese nasip olmaz.

 

Ünlüler dünyasında en çok seni ne korkutuyor?

Hem ünlü olup hem ciddiye alınma­mak ya da bir gün çok ünlü olup erte­si gün unutulmak.

 

Kalıcı olmak için ne yapmak gerekir?

Fazla acele etmemek ve sakin dav­ranmak gerekiyor. Evet, ben hayalleri­min ve heyecanımın peşinden koşuyorum. Bir gün gerçekten başarama­yacağımı görürsem, bunu bırakıp baş­ka bir şey yapabilirim. Böyle bir özgü­vene sahibim. Evet popüler kültür için bir iş yapıyoruz, televizyona çalışıyo­ruz ama, popülaritenin dozunu çok iyi ayarlamak lazım. Ben magazin prog­ramlarında olmak istemiyorum.

 

İlk oynadığın dizi Aşkımızda ölüm Var'dı. Ardından Aşka Sürgün geldi ve şimdi de 1950'li dönemleri anlatan Hatırla Sevgili'de Yasemin rolü ile çıkı­yorsun seyircinin karşısına. Nasıl ha­zırlandın rolüne?

Öncelikle çok ciddi bir veri tabanı üze­rinden çalıştık. Belgesel görüntülerinin kullanılması nedeniyle hayatımızda Can Dündar vardı. Demir Kırat'ı oku­duk, izledik. Pek çok kitap okuduk, Hayat dergilerine baktık. O dönemde kadınlar nasıl giyiniyor, nasıl duruyor, nasıl bakıyor, inceledik. Bir de ben, ortaokul yıllarımda çok fazla Türk filmi izlerdim. Senaryoda Yasemin'i okudu­ğum zaman "Ona neler yükleyebili­rim?" diye düşündüm. Adaya gidip, kostümlerini giyip, hanım hanım ayak­kabılarına bastıktan sonra Yasemin'i hissetmeye başladım. Benim de ya­şadığım ama biraz eskide kalmış bazı saf duyguları onda gördüm. Platonik aşkı, heyecanları, aşkıyla ilk karşılaştı­ğı zaman verdiği tepkileri, bakışları, gülmesi, arkadaşlarına davranışı, par­mak ucunda yürümesi gibi şeyleri yükledim rolüme. Yasemin benim 15-16 yaşındaki halimi yansıtıyordu.

 

Diziden sonra yeni projeler var mı?

Yaza umut ediyorum, çok uzun za­mandır beklediğim ve beni çok heye­canlandıran bir sinema filmi olacak.

 

Beren Saat Fan Kulübü'ne nasıl tepki­ler geliyor?

Hatırla Sevgili'nin sitesinden çok iyi tepkiler geliyor. Önce "Ne kadar gü­zelsin, ne şirinsin, ne şekersin", diyor­lar. Bana en çok yardım eden kısım bu. "Ne kadar doğalsın, ağlayışın bile çok doğal" diyorlar. Kamera öyle bir şey ki, insanlar saatlerce oturup bizim göz bebeğimizin içine bakıyorlar. Oy­narken onları kandırmanın mümkün olmadığına inanıyorum. Bir gün kendi­mi sinemada izlediğimde herhalde bu durum daha da büyüyecek ve üstüme üstüme gelecek.

 

Günlük hayat nasıl geçiyor, alışveriş yapmayı seviyor musun?

Alışveriş konusunda biraz maymun iş­tahlıyım, insan ilk maaşını alınca delice alışveriş yapıyor. O saate kadar ne al­mak istediysem aldım, bunun tadını çıkardım. Aldığım bazı şeylerle ilgili obsesif bir durumum var. Aslında spor giyiniyorum. O yılın trendlerine göre renkler, formlar, kumaşlar, boncuklar her neyse, o dönemin moda rüzgarla­rından etkileniyorum tabii ki.

 

Gardırobunda olmazsa olmaz şeyler nelerdir?

Kısa kollu, uzun kollu, kolsuz, askılı, v yakalı, sıfır yakalı, her türlü beyaz t-shirt... Beyaz gömlekler, beyaz spor ayakkabılar.

 

Çantandan hiç eksik etmedikleriniz?

Duygusal olarak çok yükseldiğim ya da dibe vurduğum anları not aldığım küçük bir defter ve kalem vardır. Mak­yaj malzemelerim, bir de vitaminlerim.

 

Sevgilin var mı? Sevgililer Günü senin için ne ifade ediyor?

Sevgilim yok. Sevgililer Günü'ne az kaldı ama ne olacak, bilmiyorum. Sev­gililer Günü çok özel bir gün. Yılın en çok sevdiğim birkaç gününden biri.

Beren Saat, Hatırla Sevgili'de canlandırdığı Yasemin karakteri ile gönüllere taht kurdu.

Hani yılbaşında, Sevgililer Günü'nde alışveriş merkezleri süslenir ya, o ba­na kendimi çok iyi hissettirir, ilk genç­lik yıllarımdan beri hep uzun süreli iliş­kilerim olduğu için, Sevgililer Gü­nü'nde birileri olurdu hayatımda. Ön­cesinde hediye hazırlıkları, tatlı bir he­yecan... Hediye vermesini çok seve­rim. Yılbaşlarında Noel Babacılık oy­namaktan büyük keyif alırım.

 

Hayatında aldığın en güzel hediye neydi?

Lise yıllarımda bir arkadaşımın benim için yazdığı şarkı.

 

Burcun?

Balık. O yüzden biraz manevi şeyler üstünde duruyorum galiba. Had saf­hada duygusalım.

 
>
 
Ê
 
7
 
5
 
 

 
   
Bugün 26 ziyaretçi (30 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol